Abdominal Yağlanma: Karın çevresinde aşırı yağ birikmesi; metabolik sendrom ve kardiyovasküler hastalık riskini artırır.
Adipoz Doku: Yağ hücrelerinden oluşan, enerji depolayan ve hormon üreten vücut dokusu.
Adipozite: Aşırı yağ dokusu birikimi; obezitenin tıbbi karşılığı.
Adrenalin: Stres yanıtı sırasında salgılanan, kalp atışını ve enerji kullanımını artıran hormon.
Amino Asit: Proteinlerin yapı taşı olan organik bileşikler.
Anemi: Hemoglobin veya kırmızı kan hücresi eksikliği; yorgunluk ve soluklukla seyreder.
Anoreksiya: Aşırı zayıflama isteği nedeniyle yeme davranışının ciddi şekilde kısıtlanması.
Antrum: Midenin alt kısmı; duodenuma (onikiparmak bağırsağına) açılır.
Apne: Uyku sırasında solunumun durması; sıklıkla obeziteyle ilişkilidir.
Aspirasyon Riski: Gıda veya sıvıların soluk borusuna kaçarak akciğerlere zarar verme riski.
B12 Vitamini Eksikliği: Özellikle bariatrik cerrahi sonrası görülen, anemi ve nörolojik sorunlara yol açan durum.
Bariatrik Cerrahi: Obeziteyi tedavi etmek amacıyla yapılan kilo kaybı ameliyatları.
Bazal Metabolizma Hızı (BMH): Vücudun dinlenme halindeyken harcadığı enerji miktarı.
Besin İntoleransı: Belirli gıdaların sindirilememesi veya tolere edilememesi durumu.
Besin Takviyesi: Vitamin, mineral veya protein gibi maddeleri içeren destek ürünleri.
Beslenme Bozukluğu: Yetersiz, aşırı veya dengesiz beslenme sonucu gelişen sağlık problemleri.
Beta-Hidroksibutirat: Ketozis sırasında karaciğer tarafından üretilen bir keton cismi.
Beyaz Adipoz Doku: Enerji depolayan temel yağ dokusu tipi.
Biliyer Reflü: Safra sıvısının mideye ve yemek borusuna geri kaçması durumu.
Biyolojik Değer (Protein): Bir proteinin vücutta kullanılabilirlik oranını gösteren ölçü.
C Vitamini: Güçlü antioksidan; bağışıklık ve doku onarımında kritik rol oynar.
Carb Loading (Karbonhidrat Yüklemesi): Egzersiz öncesinde karbonhidrat tüketimini artırarak glikojen depolarını maksimize etme yöntemi.
Cerrahi Komplikasyon: Ameliyat sonrası ortaya çıkan istenmeyen durumlar.
Çinko Eksikliği: Bağışıklık sistemi zayıflığı, saç dökülmesi ve yara iyileşme sorunlarına neden olabilir.
Çölyak Hastalığı: Glüten tüketimi sonrası bağırsaklarda inflamasyona yol açan otoimmün hastalık.
Damping Sendromu: Mide içeriğinin hızla ince bağırsağa geçmesiyle oluşan çarpıntı, terleme ve halsizlik durumu.
Dehidrasyon: Vücudun aşırı sıvı kaybetmesi.
Depo Yağ: Enerji ihtiyacına karşılık saklanan yağ rezervleri.
DHEA: Böbreküstü bezinden salgılanan, hormonal dengeyi destekleyen steroid hormon.
Diyet Lifi: Sindirilmeden bağırsakta ilerleyen karbonhidrat türü; bağırsak sağlığını destekler.
Diyabet (Şeker Hastalığı): Kan şekeri seviyesinin kronik olarak yüksek seyretmesi.
Egzersiz: Düzenli fiziksel aktivite; kilo kontrolü, kas gücü ve genel sağlık için gereklidir.
Elektrolit Dengesizliği: Sodyum, potasyum gibi minerallerin dengesinin bozulması.
Emilim Bozukluğu: Besin maddelerinin bağırsaktan emiliminin yetersiz olması durumu.
Endokrin Sistem: Hormon salgılayan bezlerin oluşturduğu sistem.
Epigenetik: Genetik yapıyı değiştirmeden gen ifadesinin çevresel faktörlerle değişmesi.
Erişkin Tip Obezite: Çevresel faktörlerin etkisiyle yetişkinlik döneminde başlayan obezite tipi.
Fazla Cilt Sarkması: Hızlı kilo kaybı sonrası cildin elastikiyet kaybına bağlı sarkması.
Ferritin: Vücutta demirin depolandığı protein; kan testi ile ölçülür.
Folat Eksikliği: Anemi, gebelikte nöral tüp defekti ve büyüme geriliği ile sonuçlanabilir.
Folat (B9 Vitamini): DNA sentezi ve hücre çoğalması için gerekli vitamin.
Fosfor: Kemik ve diş sağlığı için kalsiyumla birlikte çalışan mineral.
Gastrik Bypass: Midenin küçültülmesi ve bağırsakların yeniden düzenlenmesi ile yapılan kilo kaybı ameliyatı.
Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD): Mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasıyla oluşan kronik rahatsızlık.
Ghrelin: Açlık hissini uyaran mide kaynaklı hormon.
Glukagon: Kan şekeri düştüğünde karaciğerden glikoz salınımını tetikleyen hormon.
Glukoz Tolerans Testi (GTT): Vücudun glukozu işleme kapasitesini ölçen test.
HbA1c: Ortalama 2-3 aylık kan şekeri düzeyini gösteren biyobelirteç.
Helikobakter Pilori: Mide ülseri ve gastrite neden olabilen bakteri.
Hemoglobin: Kandaki oksijen taşıyıcı protein.
Hipoglisemi: Kan şekerinin normal değerlerin altına düşmesi.
Hipotansiyon: Kan basıncının normalin altında seyretmesi.
Hiperparatiroidizm: Aşırı paratiroid hormonu üretimi nedeniyle kan kalsiyum düzeyinin yükselmesi.
İnsülin: Kan şekerini hücrelere taşıyarak düşüren pankreas hormonu.
İnsülin Direnci: Hücrelerin insüline karşı duyarsız hale gelmesi; tip 2 diyabet riskini artırır.
İnsülin Sensitivitesi: Hücrelerin insüline olan duyarlılığı; iyileşmesi glukoz kontrolünü kolaylaştırır.
İnflamasyon: Vücudun yaralanma veya enfeksiyona verdiği bağışıklık yanıtı; kronik inflamasyon obezite ile ilişkilidir.
Kas Kütlesi: Vücuttaki toplam kas dokusu hacmi; metabolizma ve hareket için esastır.
Karnitin: Yağ asitlerini hücrelerde enerji üretim merkezlerine taşıyan molekül.
Ketozis: Vücut karbonhidrat yerine yağları enerji için kullanmaya başladığında oluşan metabolik durum.
Ketojenik Diyet: Karbonhidratı azaltıp yağı artırarak ketozis oluşturan beslenme planı.
Kreatin: Kaslarda depolanan, yüksek yoğunluklu kısa süreli enerji üretimine katkı sağlayan organik bileşik.
Kwashiorkor: Protein eksikliğine bağlı gelişen, şişlik (ödem), kas erimesi ve büyüme geriliği ile karakterize çocukluk çağı hastalığı.
Lap-Band®: Mide üst kısmına yerleştirilen ayarlanabilir silikon bantla yapılan kilo kaybı cerrahisi.
Leptin: Yağ hücrelerinden salgılanan ve tokluk hissi sağlayan hormon.
Leptin Direnci: Yüksek leptin seviyelerine rağmen tokluk hissinin azalması; obeziteyle bağlantılıdır.
Lipoprotein: Kanda lipidleri taşıyan protein yapılar (HDL, LDL gibi).
Magnezyum Eksikliği: Kas krampları, kardiyak aritmiler ve kas güçsüzlüğüne neden olabilir.
Malabsorpsiyon: Besinlerin bağırsakta emiliminin bozulması; vitamin-mineral eksikliklerine yol açar.
Mangan: Antioksidan işlevlerde ve kemik gelişiminde rol oynayan eser mineral.
Metabolik Sendrom: Abdominal obezite, hipertansiyon, yüksek kan şekeri ve dislipidemiyi içeren sendrom.
Mikrobiyota: İnsan vücudunda, özellikle bağırsaklarda yaşayan mikroskobik canlılar topluluğu.
Niasin (B3 Vitamini): Hücresel enerji üretimi için önemli vitamin. Eksikliği Pellagra hastalığına yol açar.
Nöral Tüp Defekti: Folik asit eksikliği nedeniyle gebelikte gelişen omurga veya beyin kusurları.
Nöropati: Genellikle diyabet veya vitamin eksikliğine bağlı sinir hasarı.
Obezite: Vücut yağ oranının sağlığı tehdit edecek düzeyde artması; BMI ≥ 30 kg/m² ile tanımlanır.
Omega-3 Yağ Asitleri: Anti-inflamatuvar etki gösteren, kalp ve beyin sağlığını destekleyen esansiyel yağ asitleri.
Pankreatin: Sindirim enzimlerini içeren, pankreas işlev bozukluklarında kullanılan takviye.
Pellagra: Niasin eksikliğine bağlı gelişen dermatit, ishal ve demans ile karakterize hastalık.
Prebiyotik: Bağırsak florasında faydalı bakterileri besleyen sindirilemeyen lifler.
Protein Enerji Malnütrisyonu: Yetersiz protein ve enerji alımına bağlı gelişen ciddi beslenme bozukluğu.
Proteoliz: Proteinlerin amino asitlere parçalanması süreci.
Reflü: Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması ile oluşan rahatsızlık.
Revizyon Cerrahisi: İlk bariatrik ameliyatın başarısız olması sonrası yapılan düzeltici cerrahi işlem.
Sarkopeni: Yaşla birlikte kas kütlesi ve fonksiyonunun azalması.
Sleeve Gastrektomi: Midenin büyük bir kısmının çıkarılarak hacminin küçültüldüğü bariatrik cerrahi yöntemi.
Takviye Edici Gıdalar: Vitamin, mineral, protein veya diğer faydalı bileşenleri destek amaçlı sunan ürünler.
Termogenez: Vücudun enerji harcayarak ısı üretmesi süreci.
Tiamin (B1 Vitamini): Karbonhidrat metabolizması için gerekli vitamin; eksikliği Wernicke Ensefalopatisi gibi nörolojik bozukluklara neden olabilir.
Trigliserid: Enerji kaynağı olan kanda dolaşan yağ türü; yüksek seviyeleri kardiyovasküler risk oluşturur.
Vitamin A: Görme sağlığı ve bağışıklık sistemi için önemli yağda çözünen vitamin.
Vitamin B12: Sinir sistemi sağlığı ve kırmızı kan hücresi üretimi için gerekli vitamin.
Vitamin D Eksikliği: Kemik yoğunluğunun azalmasına (osteoporoz) ve kas zayıflığına neden olabilir.
Vitamin K Eksikliği: Kanın pıhtılaşmasında sorunlara ve kanama riskine yol açabilir.
Wernicke Ensefalopatisi: B1 vitamini eksikliğine bağlı gelişen, mental konfüzyon, ataksi ve göz kaslarında felç ile karakterize nörolojik acil durum.